1-GİRİŞ
Değerli meslektaşlar, değerli okurlar uzun süredir TC Maliye Bakanlığı’nın denetim birimlerinde, Devlet bürokrasinde ve akabinde özel sektörde çalışan üstatların yayına hayatına geçirdiği “www.vergiplatformu.com” sitesinde belirli aralıklarla muhasebe ve denetim alanında mesleki, teknik yazılar ile bir arada olacağız. Bana bu imkânı sağlayan başta değerli üstadım YMM Azmi Demirci’ye diğer site editörlerine teşekkürü bir borç bilirim.
İlk yazımı güncel bir konu üzerinde kaleme almak istiyorum: “Sürdürülebilirlik” kavramı ve “İşletmelerde Sürdürülebilirlik Denetimleri”.
İnsanlık ilk çağlardan beri fiziksel veya sosyoekonomik anlamda her zaman kalıcı sistemler ve yapılar oluşturmaya çalışmıştır. Bu isteği ve yaklaşımı sürdürülebilirlik olarak tanımlamak mümkündür. Sürdürülebilirlik, gelecek nesillere her alanda kendi kendilerine yetebilecekleri bir dünya bırakmanın taahhüdü ve girişimidir. Bu bağlamda sürdürülebilirlik, sosyal, etik, politik, çevresel, teknolojik, kültürel, ekonomik ve daha birçok başlık altında yürütülen bir süreç olarak ele alınabilir. Günümüzü tehdit eden birçok çevresel problem ve sosyoekonomik sorunlar tüm dünya ülkelerini sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda bir araya getirmiştir. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren düzenlenen çok sayıda uluslararası konferans ve imza altına alınan sözleşme ve taahhütler, sürdürülebilirliğin tanımının çok daha somut bir hâle gelmesini sağlamıştır.
2- SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KAVRAMI
Son yıllarda küresel ısınmanın ve azalan yeryüzü kaynaklarının olumsuz etkileri bireysel yaşantımızda ve tüm dünyada hissediliyor. Oluşan bu farkındalık sürdürülebilirlik kavramının öne çıkmasını sağlamaktadır. İlk olarak 1983 yılında BM’in “Ortak Geleceğimiz” raporunda sürdürülebilirlik kavramına yer verildiğini görüyoruz.
Sürdürülebilirlik kavramı nedir sorusuna en yalın haliyle, canlıların yaşamlarını bugün ve gelecekte tehlikeye sokmadan üretim yapmak şeklinde cevap veriliyor. Oldukça geniş bir kavram olan sürdürülebilirlik; temel olarak çevre koruma, ekonomik büyüme ve sosyal gelişim başlıklarında ele alınıyor.
Sürdürülebilir çevre anlayışı mevcut kaynakların sınırsız olmadığı ilkesini merkeze koyuyor. Buna göre üretim için harcanan kaynaklar, ihtiyaçlar doğrultusunda azami şekilde kullanılıyor ve böylece sürdürülebilirlik hedefleniyor. Ekonomik açıdan sürdürülebilirlik kaynakların adil bir şekilde paylaşılması ve gerektiği kadar tüketilmesi anlamına geliyor. Aşırı tüketim sonucu değerli madenler ve çeşitli gıda kaynakları bitme sınırına yaklaşıyor. Sosyal gelişim ve sürdürülebilirlik ilişkisi ise insan haklarının ayrım gözetmeksizin tüm toplumlarda korunmasını konu ediniyor. Bunlar arasında eğitim, sağlık, sosyal adalet, güvenlik, ulaşım, su ve elektrik gibi unsurlar yer alıyor.

Şekil 1: Sürdürlebilirliğin üç boyutu
Sürdürülebilirlik kavramını tanımlamak için farklı yaklaşımlar var:
- Yaşamak için bugün ihtiyaç duyduğumuz kaynakları gelecek nesillerin yaşam hakkına zarar vermeden kullanmalıyız. GRO Harlem Bruntland – Danimarka Eski Başkanı ve Birleşmiş Milletler Dünya Komitesi Başkanı
- Bugünün ve geleceğin nesillerinin yaşamlarını sürdürmesi için insan ve doğanın uyum içinde olmasının ve üretkenliğini devam ettirmesinin sağlanması. ABD Çevre Koruma Kurumu
- Şirketlerin stratejilerine ekonomik sosyal ve çevresel risk ve fırsatları dahil ederek hedeflerini gerçekleştirmeleri ve uzun vadede tüm paydaşları için değer yaratmalarıdır. Conference Board: CEO Challenge
2.1. Sürdürülebilirliğin Boyutları
Sürdürülebilirliğin 3 temel boyutu yönetişim (kurumsal yönetim) şemsiyesi altında ele alınmaktadır.
- Temel Boyut-Ekonomik: Şirketler kendilerine ve paydaşlarına ekonomik değer yaratmazlarsa hayatta kalamazlar. Yani şirket kar etmez, çalışanlarına ücret ödeyemez, tedarikçilerini geliştirip düzenli ödeme yapamaz ve tüketicilerini memnun edemezlerse ayakta kalamazlar. Ekonomik boyutun temel özellikleri şöyledir:
- Şirketler kaynak verimliliğine önem verir. Verimlilik çalışmaları ile maliyetlerini düşürürler ve bağımlılıklarını azaltırlar.
- İş imkanı yaratarak toplumun ekonomik gelişimini desteklerler.
- Vergi vererek devletin kaynak yaratmasına yardımcı olurlar.
- Yenilik yaparak daha “yeşil” ürünler geliştirirler. Müşteri memnuniyetini artırırlar.
- Tedarik zincirleri vasıtasıyla tüm değer zincirinin gelişmesine katkı sağlarlar.
- Temel Boyut- Sosyal: Şirketler içinde bulundukları toplumların bir parçasıdır. Şirketlerin gelişmesi içinde bulundukları toplumların gelişmesi ile mümkün olur. Şirketler toplumların gelişmesine katkı sağlayarak (eğitim, girişimcilik, sosyal yapılar, yardımlar, vb.) hem toplumların gelişmesine hem de eşitsizliklerin azaltılmasına katkı sağlarlar. Sosyal boyutun temel özellikleri şöyledir:
- Şirketler kendi faaliyetlerinde ve tedarik zincirlerinde insan haklarını saygılı olur, çalışanlarına adil koşullarda çalışma imkânı sağlar, iş sağlığı ve güvenliği konusuna önem verir.
- Toplum gelişmesine katkı sağlayan sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştirir.
- Paydaşların beklenti, ihtiyaç ve isteklerini takip eder ve yapılabilecekler konusunda geri bildirim verirler.
- Ürün güvenliğine önem verir ve sıkıntı yaşandığı durumda çözüm öneri getirmeye hazır olurlar.
- Kurum ile ilgili bilgileri şeffaf bir şekilde hesap verebilirlik ve sorumluluk yaklaşımı ile paylaşırlar.
- Temel Boyut – Çevre: Şirketler üretimlerini ve hizmetlerini gerçekleştirmek için doğal kaynaklara ihtiyaç duyar. Doğa tüm kaynakları içinde barındırır. Doğal kaynaklar sınırlıdır. Doğanın dengesinin bozulması yenilenebilir olan kaynakların yenilenmesini de etkiler. Örneğin, su kaynaklarının azalması tarımsal üretimi etkiler, bu etki hammaddesi tarım olan sanayilere kadar ulaşır. Çevresel boyutun temel özellikleri şöyledir:
- Şirketler doğal kaynakları verimli kullanarak kaynak bağımlılıklarını azaltırlar.
- İklim değişikliği ile mücadele kapsamında enerji verimliliğine ve yenilenebilir enerji kullanımına önem verirler.
- Atık yönetimine özen gösterirler, mümkün olan durumlarda 0 atık ile çalışırlar. Döngüsel ekonomi çözümlerine yönelirler. Tehlikeli atıkları kurallar çerçevesinde bertaraf ederler.
- Su kullanımında tasarrufa önem verirler. Su konusunu içinde bulundukları bölgeler düzeyinde ele alırlar.
- Biyoçeşitliliğe dikkat ederler. Çünkü biyoçeşitlilik olmazsa yenilenme olmaz. Hava ve gürültü kirliliği yaratmamaya çalışırlar.
Yönetişim: Güven, kurumsal yönetişimin özü ve sürdürülebilir kalkınmanın temel taşıdır. Bugün, başarılı ve sürdürülebilir kurumların, karar alırken paydaş katılımına önem vermeleri, kültürel olarak şeffaflığı ve hesap verebilirliği benimsemeleri, paydaşlarına karşı adil ve tutarlı davranmaları ve kurumsal güveni sağlayacak alt yapıya sahip olmaları gerekmektedir.
3. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK DENETİMİ NEDİR?
Sürdürülebilirlik denetimleri, şirketlerin faaliyetlerinde sürdürülebilir kalkınma hedeflerini ne oranda benimsediğini doğrulamak amacıyla yürütülen bir süreçtir. Tasarım, üretim, insan kaynakları yönetimi, tedarik zinciri, satış ve pazarlama gibi süreçlerine finansal, sosyal ve çevresel uyumluluk konularını dahil eden kuruluşlar yüksek sürdürülebilirlik performansına sahip olabilmektedir.
Kurumsal sürdürülebilirlik denetimleri, kuruluşların sürdürülebilirliğini etkileyen tüm faktörleri analiz eden bir süreçtir. Enerji verimliliği yaklaşımı, geri dönüştürülmüş ürün kullanımı, iklim değişikliği mevzuatlarına uyumluluk, iş etiği, insan haklarına saygı, müşteri şikâyetlerinin ele alınması vb. gibi birçok konu denetimlerde ele alınmaktadır. Bu denetimlerde amaç sadece yüksek sürdürülebilirlik performansı elde etmek değil, aynı zamanda bu performansın paydaşlarla şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine uygun olarak paylaşılmasıdır.
Sürdürülebilirlik denetimlerinin kapsamı kuruluşların faaliyet alanına, müşteri portföyüne; ürün, hizmet ve sektör bağlamına, büyüklüğüne vs. bağlı olarak değişebilmektedir. Fakat her koşulda ilgili kuruluşun sürdürülebilirlik özelinde yaptığı yatırımlar ve bunlardan ne ölçüde karşılık aldığı incelenmektedir. Bunun yanı sıra kuruluşun enerji verimliği, atık yönetimi, geri dönüşüm, yasalara uygunluk vb. gibi her şirket için ortak olabilecek değerlendirme konularındaki performansı ölçülmektedir. Şirketin çalışanlarına, müşterilerine ve tedarikçilerine sürdürülebilirlik konusunda verdiği eğitimler ve farkındalık arttırma çalışmaları da yine kurumsal sürdürülebilirlik denetimlerinin ölçütlerinden biridir. Şirketin mevcut ve geçmişteki performansları karşılaştırılarak kurumsal sürdürülebilirlik yolculuğunda aldığı yol, güçlü ve zayıf yönleri, maruz kaldığı riskler, elde ettiği fırsatlar değerlendirilmektedir.
- Sürdürülebilirlik denetimi nasıl yapılır?
Kurumsal sürdürülebilirlik denetimlerini temelde iç ve dış denetimler olarak ikiye ayırabiliriz. Dış denetimler, bağımsız akredite üçüncü taraf denetim şirketleri (doğrulama ve/veya belgelendirme kuruluşları) tarafından yapılmaktadır. Bu şirketler, kuruluşların belirli bir alandaki (karbon ayak izi yönetimi, enerji ve çevre yönetimi, sosyal sorumluluk vs.) sürdürülebilirlik performansını denetleyebildiği gibi genel anlamda kurumsal sürdürülebilirlik ilkelerine ve uygulamalarına bağlılığını ve taahhütlerini de değerlendirebilmektedir. Bunun yanı sıra şirketler denetimler konusunda kurumsal sürdürülebilirlik alanında bilgi ve tecrübe sahibi olan danışmanlık kuruluşlarından veya bağımsız denetçilerden de destek alabilmektedir.
İç denetimler ise kuruluşların kurumsal sürdürülebilirlik politikaları çerçevesinde oluşturduğu iç denetim prosedürleri çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Bu denetimler kuruluşun belirlediği; eğitim ve sertifikasyon çalışmalarıyla yetkilendirdiği iç denetçiler tarafından yürütülmektedir. İç denetimlerde kuruluşun sürdürülebilirlik performansı objektif, tutarlı ve küresel ilkelere uygun olarak ölçülmeye ve raporlanmaya çalışılır. Denetim sonuçlarına göre maliyet iyileştirme, enerji verimliliğini arttırma, sosyal sorumluluk farkındalığının geliştirilmesi gibi konularda eylem planları oluşturulur.
Denetimler, kuruluşun sürdürülebilirlik performansı hakkında çok önemli bilgiler içermektedir. Bu bağlamda, kuruluşun üst yönetiminden başlayarak her kademedeki çalışan şirketin sürdürülebilirlik taahhütlerini gerçekleştirmek için sorumluluk almaya teşvik edilir. Denetim sonunda hazırlanan raporlar, bu konuda şirketlere yol gösteren ve doğrudan hayata geçirilebilecek somut uygulamalar listelemektedir.
- Kurumsal sürdürülebilirlik denetimi neden önemlidir?
Sürdürülebilirlik performansı günümüzde kuruluşların en az finansal performansı; gelir ve gider dengesi, kârlılığı, üretim hacmi vb. gibi konulardaki çıktıları kadar önem arz etmektedir. Zira, büyük ya da küçük her yatırımcı, yatırım yapacağı şirketlerin kurumsal sürdürülebilirlik konularına ne oranda değer verdiğini dikkate almaktadır. Son yıllarda giderek daha popüler hâle gelen sorumlu yatırım veya yeşil yatırım gibi yaklaşımlar bu kapsamda geliştirilmiştir. Bunun yanı sıra sorumlu tüketim modeli ve eko-etiketleme vb. gibi piyasaya araçları da kuruluşları sosyal ve çevresel anlamda daha sürdürülebilir olmaya yönlendirmektedir. Bu nedenle her kuruluş faaliyetlerinde sürdürülebilir olmak; çevresel uyumluluğa dikkat etmek, sorumlu satın alma kurallarını uygulamak, müşteri ve çalışan haklarına saygı göstermek, etik prensiplerden ödün vermemek, kârlılığını AR-GE ve inovasyon çalışmalarıyla arttırmak, sosyal sorumluluk anlamında kamuoyuna örnek olmak zorundadır.
Kurumsal sürdürülebilirlik ilkelerini ve politikalarını uygulayarak bu hedefleri gerçekleştirme ve taahhütleri yerine getirme konusunda sürdürülebilirlik denetimleri kritik bir rol oynamaktadır. Her kuruluş, sürdürülebilirlik durum tespiti yapmak, risk ve fırsatlarını keşfetmek ve geliştirmesi gereken taraflarını öğrenmek için bu denetimler uygulanmalıdır. Kurumsal sürdürülebilirliğin bir şirket kültürü hâline gelmesi, çalışanların bu konudaki motivasyonunun artması ve sürdürülebilirliğin şirket içerisinde kendiliğinden işleyen bir sistem ve yaklaşım olabilmesi için bu denetimlerin düzenlenmesi son derece önemlidir. Bu sayede uzun vadeli riskler kontrol altına alınabilir, operasyonel verimlilik artar, marka itibarı korunur ve sürdürülebilirlikle ilgili ortaya çıkacak yeni fırsatlar değerlendirilebilir.
Kaynak: https://www.asandanismanlik.com/surdurulebilirlik